Sonra anne kalkmış, odadan çıkmadan fotoğraflarına bakakalmış. O fotoğrafı çekeceğim derken gözleriyle şahit olamadığı o neşe dolu gözleri kıskanmış..Yerdeki oyuncakları toplarken ısrarla dokunulmasını istemediği oyununa bakakalmış. O minik ellerin nasıl da hevesle oyun kurduğuna, bir oyuncağın bile yerinin oyundaki önemini vurgulayışına, oyunu nasıl da ciddiye alışına hayran kalmış.
Yatağının kenarında kendi yöntemlerince istiflediği çamaşırlar ayrı bir özlem oluşturmuş bugün yine. Önceleri sadece yemek lekeleri nedeniyle yıkanan çamaşırlarının nasıl sokakta, kreşte oynarken kirlendiğine, lekelendiğine şaşırmış kalmış.
Mutfakta tezgahtaki bulaşıklar şaşırtmış sonra da. Önceleri tezgahı görmeden kendilerini makinede bulan bulaşıklar yokmuş bi kere. Sayıca miktarları artarken , makineye girmek için sıraya girmeleri bile gerekiyormuş artık. Makineye koyduğu o minik çatalların, kaşıkların ardından bakakalmış..
İşte en sonunda da evin annesi yastığına başını koyarken özlemle geçen bir günü daha sağlıkla noktaladığı için huzurla uykuya dalmış...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder