Şimdi de bu eğitime başlayacak olanlara kolaylık olsun diye sürecimizi adım adım anlatacağım.
Şimdi ilk işimiz tuvalet eğitimine başlangıç
İçin gerekli koşulları sağlamak olsun.
Bunun için ilk şart çocuğumuzun bu eğitime hazır olup olmadığını tespit etmek oldu. Konu ile ilgili uzmanlardan dinlediğim kadarıyla eğer çocuğumuz 1,5 yaşını geçmiş bulunmaktaysa eğer, büyük olasılıkla tuvalet eğitimine başlama fikri gündeme gelebilir. Benim oğluş 30 aylık olmuştu ki ben biraz yaz dönemini bekledim hem çalıştığım için hem de havaların sıcak olduğu zamana denk getirmek için. ( iyi ki de öyle yapmışım, oğluşun ilk günlerde kıyafetlerinin sık sık ıslanması ihtimali beraberinde hastalıkları da yanında getirir diye düşünmekteydim. Ayrıca da evin eğitime hazır hale getirilmesi ki halıların kaldırılmasını kastettiğimi anlamışsınızdır;) bu da benim icin onemli bir sebepti. Neyse konuyu dagitmayalim.
Yaş şartımız eğitime uygundu fakat bebişim hazır mıydı acaba diye düşünmek için çok zaman harcamadım açıkçası. Bizim eve lazımlık gireli çok uzun zaman olmuştu. Tuvaletteki yeri de belliydi. Anne, baba tuvalete girdiğinde bizim meraklı minik yanımıza gelmeyi çok severdi. Biz bahsini bile etmeden ona lazımlığa oturmak istediği zamanlar olmuştu. Sadece ileride tuvalet ihtiyacını biz büyükler gibi gidereceğini anlatırdık ve isterse lazımlığına oturabileceğini söylerdik. Hatta birkaç kez tuvaletini lazımlığına yaptığına da şahit olduk ama ne ısrar ne de acele ettik.
Kısacası hazır olduğunun bir işaretini bu deneyimlerden anladık.
Son şartımız da bonus şarttı bizim ( eskilerin tuvalet egitimine hazir bebekler icin soyledikleri sarttir bu) olmasa da başlardık mutlaka ki o da şuydu. Miniğim artık sabahları uyandığında bezi kuru kalkıyordu.
Ee dedik o halde ne duruyoruz. Tum sartlari saglayan miniğimizi hala bez bağlayarak bu sıcak yaz günlerinde neden pişik tehlikesine maruz bırakıyoruz.
Başladığımız gün sabah uyandığında bezi çıkardık ve bebişimizin en sakin, ılımlı anına denk getirip planımızı anlattık. Bundan sonra bez kullanmayacağımızı, sağlığımız için tuvaletimizi lazımlığımıza yapacağımızı uygun cümlelerle anlattık. O da sıkılmış olacak ki 2 yaş sendromu dönemindeki inatçı oğlum inat etmeden bezsiz dolaşmaya razı oldu.
İşte bu ilk gün bizim için en zor gündü. Yarım saatte bir tuvaletinin gelip gelmediğini sorduk. O bir kere bile tuvaletinin geldiğini söylemedi. Biz sorduk, aynı dakikada altını ıslattı. Lazımlığına oturmayı bile reddetti.
O zaman dedik madem öyle, biz de önce lazımlığa oturtma çalışmaları yapmalıyız. Bunun için lazımlığı cezbedici hale getirecek ödülller bulduk. Yıldız panosu olsun, yapıştırmalar olsun, hayır diyemeyeceği ödüller bulduk. Böylelikle lazımlığa oturmaktan keyif alır hale getirdik. Tabi bunu bir günde yapamadık. 3 gün boyunca sevdirme çalışmalarımız sürdü. 3. Günün akşamına meyvemizi aldık.oğluş hem lazımlığa oturdu hem de o çok beklediğimiz çişini lazımlığa yaptı. O an bizler içimizden çığlıklar atarak ona da sakince başardığını belirten cümleler kurarak mutluluğumuzu paylaştık. Zaten kendisi bu 3 gün boyunca telaşa girmiş olacak ki ilk çişiyle beraber kendine güveni geldi. Kendisiyle gurur duydu. Defalarca anlattı.
Sonrasında işler çorap söküğü gibi gelmedi elbette ama zor olanı atlatmıştık. Lazımlığa ilk çiş bizi motive etmişti. Artık arada altına kaçırsa da farketmezdi.
Bundan sonraki günlerde de yarım saatte ya da saat başı hatırlatma yaparak lazımlığa yönlendirdik. Derken bir haftanın sonunda kendisi çişinin geldiğini söylemeye başladı. Kaka mı, onu da çok kolay yapıyordu. Biz ilk başta ikisinin de lazımlığa yapılacağını söylediğimiz için ayrı telaşa girmedik.
Arada oyuna daldığında, uykusu geldiğinde elbette altına yaptı ama bunu kendisi bile ufak esprili cümlelerle önemsiz göstermeye çalıştı. Azcık yapmış ama bir dahakini tuvaletine yapacakmış. Öyle derdi.
Malum bu eğitim boyunca hep evde durmadık. Kendimizi gezmelerden de sakınmadık. Bunun için de internetten ufak bir araştırma yaparak bulduğum POTETTE markalı , reklamını yapmakla da gurur duyuyorum, şu an hala dışarıda en büyük yardımcım kendisi, onu kullandık. Pratik, katlanabilen, orta boy çantalara girebilecek büyüklükte kendisi. Sokakta tuvaleti gelen çocuğunu kenara köşeye oturtup çiş yaptırmaktan hoşlanmayan annelerin baş yardımcısı. Kolayca açılıyor. İçine yerleştirdiğiniz poşete çişini, kakasını yapıyor miniğiniz, siz de poşeti çıkarıp çöpe atıyorsunuz, o kadar. Oldukça pratik ve hijyenik.
Biz dışarıda işimizi bununla kolayca hallettik.
Ve işte 7 günlük tuvalet eğitimi maceramızı da böyle bitirmiş olduk. Bu anlattıklarım eğitime başlayacak annelere ufak da olsa bilgi olsun diye de paylaştık.
Unutmadan en önemli şartı da söyleyelim. Bunu özellikle en sona bıraktım yazmak için. Bu eğitim dönemine hazır olması gereken tek kişi çocuğunuz değil. Sizler de bu süreç için psikolojik olarak hazır olmalısınız. O hep temiz görmeye alıştığınız eviniz bu dönemde biraz kirlenecek, miniğiniz sık sık söylemenize rağmen en sevdiğiniz eşyalarınızın üzerine çişini, kakasını yapacak. Siz sakin ve dingin bir şekilde her yaptığını olağan karşılayıp sesinizin tonunu yükseltmeden yapması gerekeni bebişinize itinayla anlatmalısınız. Kızmak, öfkelenmek, söylenmek yok. Çamaşır makineniz ve deterjanlı temizlik bezlerinizle 5 dakikada halledilecek işler olacak bu işler.
Benim paylaşacaklarım bu kadar. Bu süreçten geçecek olan tüm annelere kolay geçecek bir eğitim dönemi diliyorum. Unutmayalım ki bizim çocuğumuz kendisine has özellikleri olan bir çocuk. İster 3 günde ister 15 günde ister 1 ayda öğrensin. Sonuç olarak yine büyüklerin deyimiyle büyüyüp de tuvalet alışkanlığı kazanmamış insan var mı ki de bizimkiler kazanamasın. Haydi kolay gele..